İRFAN ŞAHİN'DEN 'DİZİLERE TEŞVİK'E ÖRNEKLİ YORUM: KIVANÇ TATLITUĞ ORTADOĞU ÜLKELERİNDE BRAD PITT'TEN DAHA DEĞERLİ

Bakan Zafer Çağlayan, dün yaptığı açıklamada Arap ülkelerinde gösterilen ve büyük ilgi gören Türk dizileri aracılığıyla Türkiye'nin imajını ve Türk malı kullanımını ciddi oranda artırabileceklerini belirtmiş ve dizilere tanıtım teşviki müjdesi vermişti. Türk dizilerini yurt dışında görücüye çıkaran ilk isim Kanal D CEO'su İrfan Şahin, bu açıklamayı NTV'ye değerlendirdi.

Google Haberlere Abone ol
İRFAN ŞAHİN'DEN 'DİZİLERE TEŞVİK'E ÖRNEKLİ YORUM: KIVANÇ TATLITUĞ ORTADOĞU ÜLKELERİNDE BRAD PITT'TEN DAHA DEĞERLİ

NTV'de yayınlanan Gülay Afşar'ın sunduğu "Haber Merkezi Haftasonu" programına telefonla konuk olan Kanal D CEO'su soruları yanıtladı:


Bunun bir tanıtım teşviği olarak sektöre dönmesine mümkün bakıyor musunuz?


Mümkün bakıyorum ve olması gerektiğine de inanıyorum. Türk dizilerinin özellikle son üç yıldır ülkemize katkısı bilindiğinin çok üzerinde. Normal koşullarda Ortadoğu ülkeleri Müslüman ülkelerdir, bize yakın ülkeler gibi gözükür. Ama Osmanlı'nın oradan çekilmesinden sonra Batı Avrupa’nın sömürgesi oldular. Ve hep genelde Türkler sömürgeci olarak gösterilmiştir. Birçok siyasetçi, dış işleri mensupları hepsi Ortadoğu ve Türkiye ile ilgili imajların yıkıldığına ve Türkleri kendilerine daha yakın hissetmeye başladıklarını hissettiklerini söylediler. Bunun da en güzel somut kanıtları son 3 yıldır Türkiye'nin turizm potansiyeli inanılma şekilde artmıştır ve Türkiye’ye inanılmaz bir ziyaret olmaya başlamıştır. Dolayısıyla şöyle düşünün Türkiye tanıtım fonu var. Ve bu tanıtım fonu Türkiye'nin tanıtımını yapmak için kullanılıyor. Halbuki diziler ve filmler aracılığıyla bir toplum en iyi şekilde tanıtılabilir. Bugün Amerikan sinemasının, Amerikan kültürünün dünyaya hakim olmasının temeli Hollywood'tur. Dolayısıyla bence yapılması gereken şeylerden bir tanesi olarak düşünüyorum bunu.


Diziler Ortadoğu, Balkanlar ve Türki Cumhuriyetler de gösteriliyor. Bu 3 bölgede gerçekten de Türk dizilerine fazlasıyla ilgi var. Ama bunun dışında da bazı ülkelerde potansiyel olduğunu görüyoruz. Çünkü talepler var soruyorlar arıyorlar. Örneğin Güney Amerika, Uzak Doğu ve Doğu Avrupa ülkeleri. Şimdi buralarda bu dizilerin hepsinin tanıtımlarının yapılması gerekiyor. Bunu yapmak için de bir takım fuarlara katılmak lazım. Ancak bu şekilde bunları dünyaya tanıtabiliriz. Devletin yapması gereken de, şunu söyliyim her şeyi devletin yapmasına karşı olan biriyimdir. Ama bu tip konularda tanıtım amaçlı destekler verebilir. Örnek veriyorum ; yanlış hatırlamıyorsam en son Amerikan Film Festivali, kasım ayının sonunda Los Angeles'ta yapılmıştı. İlk defa Kültür ve Turizm Bakanlığı orada bir stand açtı ve tüm Türk filmlerinin tanıtımını yaptı. Bu tip aktivitilerin Türk film ve TV piyasasına çok desteği olacağına inanıyorum.


Yerli malı kullanalım daha çok katılım olur düşüncesine katılıyor musunuz?


Ben buna katılmıyorum. Bugün Hollywood ve Bollywood en büytük iki tane dizi ve sinema sektörü onlar yerli malı mı kullnıyor. Yani o dizisinin veya filmin hikayesi neyi gerektiriyorsa onu kullanmak lazım. Önemli olan Türkiye’yi, Türk insanını, Türk adet ve göreneklerini, Türk anlayışını tanıtabilmektir. Onu sevdirdiğiniz zaman, onunla beraber ticaret de otomatikman peşinden gelir. Mesela ben size çok somut bir örnek vereyim. Gümüş dizisinin final bölümünü Arap ülkelerinde 80 milyon kişi seyretti. Bakın bu rekordur. Bu dizi de oynayan oyunculara bugün Arap ülkelerinde inanılmaz talep var. MBC‘nin Başkanı Fari İsmail bir gün beni aradı Kıvanç Tatlıtuğ ile ilgili olarak; "sizin oyuncularınız Brad Pitt'ten daha pahalı burada" dedi bana. Gerçekten de öyle. Orada oyuncularımızn fiyatı daha yüksek, açılışlara gidiyorlar, reklam filmlerinde oynuyorlar. Arkası geleecek. O ülkelerden pek çok sermayedar Türkiye’ye gelip film yapmak istiyorlar bazı oyuncularla.



 
Telefona daha sonra yapımcı Faruk Turgut bağlandı ve şunları söyledi: 


Sektörün öneminin fark ediliyor olması bizim açımızdan çok olumlu. Yani Amerikan sinemasının yıllarca dünya üzerinde yaptığı etkinliğe bizde şu anda dizilerle Ortadoğu ve Balkanlar'da ciddi bir şekilde etkisini ve geri dönüşünü alıyoruz. Bu da tabii sektör adına çok sevindirici bir şey. Ama Bakan'ın açıklamasının uygulamasının şu açıdan çok da sağlıklı olmayacağını düşünüyorum. Yerli malı kullanalım, kendi markalarımızı özellikle o bölgedeki insanların tanıtımına tanınmasına teşvik etmeye çalışalım fikri çok uygulanabilecek birşey değilmiş gibi geliyor bana. Sonuçta biz genelde anlattığımız hikayelerin içeriğinde çok zengin çok üst düzey insanlarda zaman zaman yer alıyor ama Türkiye’de ki markaların tam da bunu karşılayabilecek durumda olmadığı da çok net. Bizim arabalarımızın, bizim kullandığımız bazı şeylerin o anlattığmız karakterle de çok örtüşmediği net. Onun için de bunun çok işleyebileceğini ihtimal vermiyorum ama onun ötesinde sektörün ürettiklerinin özellikle dış pazarlarda böyle ilgi görmesi, rağbet görmesi bizim adımıza çok olumlu. Ve yeni pazarların oluşumu adına da bizi ciddi anlamda heyecanladıran ve sevindiren bir husus.


BAKAN ZAFER ÇAĞLAYAN NE DEMİŞTİ:


http://www.medyatava.com/haber.asp?id=60779 

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin