İCLAL AYDIN NEDEN 'YAŞASIN SEVGİLİM YOK' DEDİ

İşte Aydın'a "Yaşasın sevgilim yok" dedirten nedenler...

Google Haberlere Abone ol
İCLAL AYDIN NEDEN 'YAŞASIN SEVGİLİM YOK' DEDİ

İCLAL AYDIN / VATAN


İyi ki...
Sabah uyandım. Şakır şakır yağmur yağıyor. Karşıdaki korunun yarısını sis basmış. Pek güzel görünüyor böyle dumanlı dumanlı. Sanki Karadeniz’de bir tepe. Balkon kapısını açtım, oh yağmurun kokusu doldu sabahla birlikte...


Birden, nasıl anlatsam... Nasıl... İçimde yol yol bir duman...


Yaşasın bir sevgilim yok! Yaşasın bir eşim yok!


“Onu da uyandırayım, kalkıp o da görsün bu güzel resmi, bu kokuyu çeksin içine, hatta dur bir kahve yapayım, yatağa götürüp uyandırayım, kalksın bana sarılsın” diye düşünüp bir heves başına gittikten sonra “rahat bırak, uyuyorum işte” diyecek biri yok yaşasın...


Yaşasın bir sevgilim yok...


***
Ben ona özenle hediye aldığımda, “Hay Allah bir vaktim olmadı, çıkamadım, sen sonra bir şey beğen, bana söyle parasını vereyim” diyecek biri yok yaşasın...


Sırf Sevgililer Günü kutlamamak için kavga çıkaracak ve yeni kadına gidecek biri yok çok şükür!


Her şey çok monoton gidiyor, her şeyi ondan beklememek gerek diyerek küçük sürprizler yapmak istediğimde, kaçamak, küçük mutluluklar yaratmaya çalıştığımda “çok zor be tatlım işim bitsin ararım seni” diyerek sevincimi kursağımda bırakan biri yok ne güzel...


Akşam yemeğine gelecek diye özene bezene hazırlık yaptığımda bir saat, iki saat, üç saat, dört saat ortadan kaybolan, “kulübe takılıp kalan”, “arkadaş faktörlerinden kurtulamayan” öncelikler sırasında beni giderek listenin sonlarına atan bir sevgilim de yok çok şükür...


Promosyon dönemi dediğimiz ikna, tavlama döneminde şefkatin ve ilginin şahikasından seslenen, mert, babacan, sorun çözücü, cömert bir insan modeli sergileyip, ilişki başladıktan sonra bir adet “kalın kütük”e dönüşen sevgilim de yok yaşasın...


Yaşasın aldatılmıyorum, bekletilmiyorum, oyalanmıyorum...


Ameliyat olduğumda evde beni tek başına bırakıp halı saha maçına gidebilen, işten atıldığımda arkadaşlarıyla meyhanede içebilen, kaza geçirdiğimde “geçmiş olsun geçer” diyerek kar tatiline gidebilen bir sevgilim de yok...


Tamirattan anlamayan, ukala, kavgacı, garson azarlayan, taksici paylayan, tembel, sarsak, miskin bir sevgilim de yok harika!


Kendini herkesten çok seven bir sevgilim de yok ki en güzeli bu galiba...


Sorumlulukları üzerime yıkan, kaygısız, bencil bir sevgilim de yok...


Maddi, manevi sorunlarla beni baş başa bırakıp “vay ne güçlü kadınsın, hayranım sana” diyerek boynumu daha da büken bir sevgilim de yok...


Sevildiğimi anlamaya çalıştığım, güzel sözler duymak için yalvardığım biri de yok...


Beni ağlatacak kimse yok ne güzel...


Ne güzel...


İki de bir telefona bakmıyorum. Kimsenin yolunu gözlemiyorum. Kimseye kırılmıyorum. Kimseden bir beklentim yok. Tek tabancayım ne güzel. Ne güzel. Yalnızım...


Kıramaz kimse beni değil mi?..


***


Bahane bunlar...


Sabah sabah yağmuru seyrettim...


Bakmayın yukarıdaki züğürt tesellisine... İstemez miydim, uyandırıp yağmuru seyredebileceğim biri olsun.. Hele ki şu günlerde “hallederiz” diyerek bölüşsün, hafifletsin içimdeki kederi. Okşayıversin saçlarımı...


İyi ki aşk var dünyada... İyi ki.. Eğer bir sevdiğiniz varsa Allah mutluluk içinde ayırmasın sizi... Sevgililer Gününüz kutlu olsun...


Ben aşktan inancımı hiç kesmedim ki...

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin