KCK'da 7 gazeteci için tahliye talebi!

KCK basın davası avukatları 2,5 yıldır tutuklu bulunan yedi basın çalışanı için üst mahkemeye başvurdu.

Google Haberlere Abone ol
KCK'da 7 gazeteci için tahliye talebi!

KCK basın davasından 2,5 yıldır tutuklu bulunan yedi basın çalışanı için üst mahkemeye başvuran avukatlar davaların hukuki olmadığının ortaya çıktığını belirterek tahliye istedi.



Avukat Sinan Zincir "Özel Yetkili Mahkeme'lerin yerine kurulan mahkeme bu dosyalarda derhal beraat verilmesi, soruşturmaları yürüten polis, savcı ve hakimlerin yargılanması gerektiğini gördü ama bütün sanıkları bir anda bırakmaya cesaret edemiyor düşüncesindeyiz" dedi.



Avukat Osman Ergin ise, "Bu davalar hukuki anlamda bir nevi cadı avı, insanın içine giren şeytan aranıyor. Adalet, hukukun aracı olmalı, devletin değil" diyerek tahliye istedi.



“DAVALARIN HUKUKİ OLMADIĞI ORTAYA ÇIKTI"



İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Mart 2014'te KCK basın davasında tutuklu yargılanan 15 gazeteciden sekizini tahliye etmiş, sanıklar Nurettin Fırat, Ertuş Bozkurt, Turabi Kişin, Yüksel Genç, Davut Uçar, Ramazan Pekgöz, Mikail Barut için tahliye talebini reddetmişti.



Gazetecilerin tahliyesi için 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvuran avukatlar dilekçede şunları ifade etti:



“TEM şubenin ve paralel-unparalel yapılanmaların yarattığı bu sözde şemaların hukuki bir geçerliğinin olmadığı ortaya çıkmış, çökmüştür. Yeni görevli İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi sekiz müvekkilin tahliyesine karar verirken mevcut delil durumu ve tutuklu kalınan süreyi göstermiş, aynı delillere karşı aynı süre tutuklu kalan müvekkiller tahliye edilmemiştir. Aynı delillerle yargılanan yedi müvekkilin tutukluluklarının devamı talihsiz bir karar.



“Hukuk dışı ÖYM kararlarına karşı mahkemelerinizden adalet bekliyoruz. Zira bu davalar sahte delillerle yaratılmış 'zaman' davalarıdır. Ancak bu davalar artık bu 'zamanın' ruhuna uygun olmayan davalardır. Gazetecilerin tutuklu olduğu bir ülke görüntüsünden kurtulmak hepimiz için bir görevdir."



ERGİN: İDDİANAME CADI AVI



Tahliye talebinde bulunan sanık avukatı Ergin de şu tespitlerde bulundu:



"İddianameye göre sağlık, eğitim-öğretim politikalarını, kentsel dönüşümü eleştirmek, Kürt sorununu tartışmak, Başbakana hakaret, habere muhabir ve kameraman göndermek, olaylardan ilk haberdar olmak, halkı hükümetten soğutmak, terör suçunun ipuçları. Bu mantığa göre her an herkes terörist olabilir, olağan şüpheli iseniz tutuklanırsınız. Terörist fail tespitinde kullanılan yöntem gizli tanıklar, haber elamanları ve 'google' arama motoru.



“İddianamede yapılan hukuki anlamda bir nevi cadı avıdır, insanın içine giren şeytan aranıyor. Böyle bir algının üzerine hukuk inşa edemezsiniz. Siyasi düzenin, entelektüel dünyanın sınırlarını, gazeteciliğin ne olduğunu, nasıl yapılacağını iddianamelerle belirleyemez, toplumu iddianamelerle yönetemezsiniz. Düşünsel alanı bir asayiş meselesine dönüştüremezsiniz."



KCK basın davası sebebiyle hala tutuklu olan gazeteciler Özgür Gündem, Dicle Haber Ajansı ile Etik Ajans yazar, editör ve muhabiri. İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi bugün itirazı değerlendirecek. (BİANET)


Sıradaki Haber İçin Sürükleyin