Dink ailesinden kamu görevlileri hakkındaki takipsizlik kararına itiraz

Dink suikastında kamu görevlilerinin ihmali olduğuna ilişkin yürütülen soruşturmada 'takipsizlik' kararına itiraz edildi.

Google Haberlere Abone ol
Dink ailesinden kamu görevlileri hakkındaki takipsizlik kararına itiraz

"Hrant Dink suikastında kamu görevlilerinin ihmali olduğu" iddiasına ilişkin yürütülen soruşturmada aralarında eski MİT mensubu Özel Yılmaz, eski İstanbul Vali Yardımcısı Ergun Güngör, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Avukat Kemal Kerinçsiz'in de aralarında bulunduğu 24 kişi hakkında verilen takipsizlik kararına itiraz edildi.

Dink Ailesi'nin avukatı Hakan Bakırcıoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na 14 sayfalık itiraz dilekçesi sundu. Soruşturma kapsamında 43 kişi hakkında takipsizlik kararı verildiğini dilekçesinde hatırlatan Avukat Bakırcıoğlu, aralarında Özel Yılmaz, Ergün Güngör'ün de bulunduğu 24 kişi hakkında verilen "Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair" kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ediyoruz" dedi.



"DELİLLER BULUNUYOR"



Dilekçenin sonuç ve talep kısmında, dönemin İstanbul MİT Bölge Başkanlığı Terörden Sorumlu Daire Başkanı Özel Yılmaz ile İstanbul Vali Yardımcısı Ergun Güngör hakkında dava zamanaşımı süresinin geçmemiş olması ve haklarında iddianame düzenlenmesini zorunlu hale getiren delillerin bulunduğunu belirtti. Dönemin eski İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü görevlileri olan Selim Kutkan, İbrahim Pala, İbrahim Şevki Eldivan, Volkan Altunbulak, Bahadır Tekin ile Özcan Özkan hakkında iddianame düzenlenmesini zorunlu hale delilerin bulunduğu belirtilen dilekçede, "Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı görevlileri olan İzzet Akdağ, Seyfi İnan, Davut Ateş, Murat Çakan, Ufuk Kaba ve Yalçın Kara hakkında iddianame düzenlenmesini zorunlu hale getiren delillerin bulunmaktadır" denildi.



"HRANT DİNK'İN 'HEDEF KİŞİ' HALE GETİRİLMESİ"



Dilekçede, "Hrant Dink'in 'hedef kişi' hale getirilmesi, cinayet için uygun ve 'haklı' zemin yaratılması süreci ile Hrant Dink cinayetinin işlenmesi arasında doğrudan bağ bulunduğu ifade edildi. Dilekçede, "Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz, Oktay Yıldırım'ın eylemleri ve tutumları ile Hrant Dink'i 'hedef kişi' haline getirmeleri, Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz ve Oktay Yıldırım hakkında etkili soruşturma yapılmaması, bu kapsamda bu kişilerin Dink cinayeti ile bağlarını açığa çıkarmaya yardımcı olacağını düşündüğümüz ve İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde bulunan dosyalarının 19 Ocak 2014 tarihli dilekçemizde talep ettiğimiz halde soruşturma dosyasına istenmemesi ve getirtilmemesi, İstanbul C. Başsavcılığı tarafından Dink cinayetini organize ve icra eden örgüte yönelik soruşturmanın da sürmekte olması ve bu soruşturmada Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz ve Oktay Yıldırım'ın Dink cinayetini işleyen örgüt ile bağlarının açığa çıkma olasılığının bulunması nedenleri ile İstanbul C. Başsavcılığının Özel Yılmaz, Ergun Güngör, Selim Kutkan, Bülent Köksal, İbrahim Pala, İbrahim Şevki Eldivan, Volkan Altunbulak, Bahadır Tekin, Özcan Özkan, Engin Akçiçek, İzzet Akdağ, Seyfi İnan, Davut Ateş, Murat Çakan, Ufuk Kaba, Yalçın Kara, Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz ve Oktay Yıldırım hakkındaki 19 Ekim 2015 tarihli “Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ediyoruz" ifadelerine yer verildi.



SULH CEZA HAKİMLİĞİ KARAR VERECEK



Öte yandan Avukat Bakırcıoğlu, savcılığa sunduğu diğer dilekçesinde de diğer 5 kişi hakkında da takipsizlik kararının kaldırılmasını talep etti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunulan dilekçelere ilişkin son sözü İstanbul Sulh Ceza Hakimliği söyleyecek. (DHA)

 


Sıradaki Haber İçin Sürükleyin