Özlem Ülkü/Vatan
“Gecenin Kanatları” filminin tanıtımlarına ve galasına katılmadığı için yapımcısı Murat Tokat’ın 30 bin TL’lik tazminat davası açtığı Beren Saat, avukatı Oğuz Müftüoğlu aracılığıyla verdiği dilekçede “Bana filmde aynalı tuzak kurdular” demişti. Saat’e ilk tepki sevişme sahnesindeki partneri Murat Ünalmış’dan geldi: “Bence Beren o aynayı gördü. Gerçek bir oyuncu kamera açısını bilir, matematiğini yapar. Beren’in koskoca aynayı fark etmemesi imkansız. O gardırobun aynası zaten. Aynayı gördüğü anda bir yerlerinin görüleceğini anlamalıydı. Ya da bu sahneyi hiç kabul etmemeliydi. Ayrıca o görüntülerde pornografik hiçbir şey yok.” Yapımcı Tokat ise “O koca aynayı nasıl görmez. Böyle bir şey için aynayı dolabın içine saklamamız gerekir. Komik duruma düşüyor. Bir de böyle bir sahnede ’hadi hemen sevişin’ denmez. Bunun planları hazırlanır, provaları yapılır. İnsan oyuncusunu tuzağa düşürür mü” dedi.
Beren’in iddiaları:
- Hatır işi olduğu için uzatılan sözleşmeyi okumadan imzalamıştım. Ama iyi niyetime karşılık yapımcı, reklam için söylemediğini bırakmadı. Gazetelerde, sitelerde ’yalancı, ilkel, saygısız, yastık kız’ gibi yakıştırmalar yer aldı. Benim de bir ailem olduğunu unutanlar ’madem öyle sevişme, öpüşme, Zilli Bihter’ gibi ifadelerle bana saldırdılar. Oysa ben oyuncuyum. Bugün Mata Hari’yi, yarın Rahibe Theresa’yı oynayabilirim.
- Eleştirmenlerin büyük bölümü senaryo ve filmin kötü olduğunu ama benim iyi oyunculuğumun akılda kaldığını yazdı. Buna rağmen bedava reklam için her seferinde beni ortaya attılar.
- Tuzağa düşürüldüm. Bu sahne için bana ’başrol erkek oyuncu ile bir yakınlaşma sahnesi çekilecek, belden yukarısı çıplak olacak ama sadece sırtını çekeceğiz’ demişlerdi. Yan tarafa ayna koymuşlar. Rol heyecanı, aynayı fark edemedim. İstemediğim görüntüleri kaydetmişler. Kullanılmasına izin vermemiştim. Yaptıkları yetmezmiş gibi şimdi zeytinyağı gibi üste çıkıyorlar