Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç’i makamında ziyaret etti.
Basının sorunlarının konuşulduğu ziyarette, “Basın İlan Kurumu’nun yurt çapında genişlemesi için, hızla illerde yeni şubeler açmayı” hedefleyen Atalay, “Isparta, Kırıkkale, Erzincan, Iğdır, Artvin, Gümüşhane ve Bayburt gibi illerde de temsilcilikler açılacağını” ifade etti.
Basın İlan Kurumu Genel Müdürü, “Basının, tarihi nedeniyle Bab-ı Ali’de olmasını temenni ettiklerini ve göreve başladıkları ilk günden beri bu durumu dillendirdiklerini” söylerken, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç de “Basın kuruluşlarının, Bab-ı Ali’de olmasının, temsil edilmeleri açısından da anlamlı olacağını” belirtti.
Türenç, Bab-ı Ali’nin önde gelen isimlerinin Yüksek Kurul’da olduğunu kaydederken, “Basın Konseyi’nin medya etiği ve özgürlükler için yoğun çaba harcadığını” yineledi.
Türenç, “Dünya basın kuruluşlarının Basın Konseyi’ni çok önemsediğini ve Birleşmiş Milletler tarafından kabul gören tek danışman kurum olduğunu da sözlerine eklerken, "Gazeteciler için meslek kurumlarının güçlendirilmesi ve sahip çıkılmasının çok önemli olduğunu" belirtti.
Atalay ise, Basın Konseyi ile iş birliği yapmak istediklerini belirtirken, "Özgürlüklerin yasaklanmasına herkesten çok karşı çıkıyorum" dedi.
ATALAY: “İÇKİ YASAĞINA BEN DE KARŞIYIM”
Bir süre önce, Basın İlan Kurumu’nun Bayramoğlu tesislerinde alkollü içeceklerin yasaklanması haberlerine de değinen Atalay, şöyle dedi;
"Bu ülkede inadına işler yapılıyor. Laik görünüp, din satılıyor. Özgürlüklerimizi daha çok yaşayacağız. Bu konuda mesafe aldık. Başörtüsünün yasaklanmasını istemiyorsanız içkiyi de yasaklamayacaksınız. Yasaklara, herkesten daha çok karşıyız"
Basın Konseyi’nin duvarındaki gazete kupüründe yer alan gazeteci Ahmet Şık’ın “İmamın Ordusu” adlı kitabına işaret eden Atalay, yayınlanmadan ele geçirildiğini bir daha eleştirdi ve "Açıklama yaparak olaya tepki göstermiştim. Kınamıştım. Yeni Şafak Gazetesi’ndeyken ben de aynı durumla karşılaştım" dedi.
Ziyaret, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç’in, Konsey merkezini gezdirmesi ve çalışmalarını anlatmasıyla sona erdi.