AŞK-I MEMNU'NUN NİHAL'İ NASIL BİR FİLMDE ROL ALACAK?

Hazal Kaya, rol alacağı film, Aşk-ı Memnu ve Kıvanç Tatlıtuğ'la ilgili soruları yanıtladı...

Google Haberlere Abone ol
AŞK-I MEMNU'NUN NİHAL'İ NASIL BİR FİLMDE ROL ALACAK?

Hazal Kaya, 'Aşk-ı Memnu'daki rol arkadaşı Kıvanç Tatlıtuğ'a olan ilgiyi anlattı: Herkes onu Türkiye'nin en yakışıklı erkeği olarak görüyor. Bazı insanlar kendisini onunla tanıştırmamı istedi. Ben ise onu abi olarak görüyorum


İlk olarak 'Genco' dizisinde rol alan Hazal Kaya, asıl şöhretini 'saf ve duygusal' bir genç kızı canlandırdığı 'Aşk-ı Memnu'da yakaladı. Yolun başındaki bir oyuncu olmasına rağmen 'Nihal' karakterini başarıyla canlandıran Kaya; dizi çekimi sırasında yaşadıklarını, rol arkadaşı Kıvanç Tatlıtuğ'a olan ilgiyi ve ünlü olmanın detaylarını Cosmopolitan dergisine anlattı...




 'Aşk-ı Memnu' bitti ama kritiği hâlâ yapılmakta! Siz de hazin sonun etkisinde misiniz?
Finalin kitaba bağlı kalınarak yapılacağını bildiğimiz için seyirciler kadar etkisinde kalmadık. Ama bizim için de hüzünlü bir final oldu. Birbirimizden ayrıldığımız için çok üzüldük.


 Nihal içe dönük bir karakterdi fakat Hazal oldukça kendinden emin görünüyor. Nihal'e o duyguyu nasıl veriyordunuz?
Hayatımda Nihal gibi içine kapanık arkadaşlarım oldu. Sürekli gözlem yapan biri olduğum için de bu duyguyu karaktere rahatlıkla verebildim sanırım. Zorlanmadım yani.


 Biz seyirciler olarak Nihal karakterinde Hazal'ın hangi tarafını gördük?
Aslında kendi tarafımı hiçbir şekilde göstermedim. Nihal'in tarafından hep oynadım. Nihal gibi oldukça kırılgan bir genç kızı da canlandırabileceğimi gösterdim belki de!


KIVANÇ'LA ELEKTRİĞİMİZ TUTTU
 Kıvanç Tatlıtuğ ile elektriğiniz nasıldı? Bu kadar yakışıklı biriyle aynı projede yer almak, hatta son bölümlerde hep aynı karede olmak, güzel bir duygu olsa gerek?

Herkes Kıvanç Tatlıtuğ'u Türkiye'nin en yakışıklı erkeği olarak görüyor ama bizim için durum farklı tabii ki. Kıvanç Tatlıtuğ çok güzel bir insan. Bizim de gerçekten elektriğimiz çok iyi tuttu. Çok iyi anlaşarak ve eğlenerek iki sene geçirdik. Kıvanç ailemden biri gibi, abim gibi oldu. Gaye Sökmen Ajans'a da Kıvanç sayesinde geçtim. Doğrusu bana çok yardımcı oldu.


 Arkadaşlarınızdan Kıvanç'la ilgili nasıl yorumlar aldınız? "Bizi de Kıvanç'la tanıştır" diyenler vardır büyük ihtimalle...
Evet, dizi devam ederken çevremde bu tip isteklerde bulunanlar da vardı ama çok yakın çevremde bunu talep eden hiç olmadı.


 Bilgi Üniversitesi, Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetimi, Performans Bölümü'nde okuyorsunuz. Bu yoğunluğa rağmen okul hayatınız ne durumda? Aksaklık oluyor mu?
Geçen sene hazırlık sınıfındaydım ve neredeyse yarım dönem okula giderek sınıfı geçtim. Nasıl yaptım ben de bilmiyorum!


MEZARLIK SAHNESİ AĞLATTI
 'Aşk-ı Memnu' 79 bölüm sürdü. Bu sürede etkisinden uzun süre kurtulamadığınız herhangi bir sahne oldu mu?

Final sahnesinde, yani merdivende oturduğum sahnede, gerçekten ağlıyordum. Daha sonra da set arkadaşlarıma sarılarak, üç saat boyunca ağladım. Çünkü o benim 'Aşk-ı Memnu'da çekilen son sahnemdi. Mezarlıkta Behlül'ün ağladığı sahne çekilirken de oradaydım. Kıvanç beni çok ağlattı. Bir de ÖSS'ye girdiğimde bayılmıştım, bu sahne de çok etkileyiciydi. Çünkü gerçek hayatım da Nihal'inkiyle paralel ilerledi. ÖSS sahnesini çektikten bir gün sonra ben de ÖSS'ye girdim. Kendi mezuniyetim de Esma Sultan Yalısı'nda yapıldı, Nihal'inki de...


 Sınavda siz de heyecanlandınız mı?
Hayır, hiç heyecanlanmadım. Sınıfta ağlayan oldu; ama ben çok rahattım. Açıkçası benim bünyem sınav stresini reddediyor.


'SON' YAZISI BENİ ÇARPTI
 Nasıl başardınız bunu?
Ailemin desteği sayesinde. Sınava girmeden önce annem "Hazal'cım çok yoğun bir yıl geçirdin, istediğin yeri inşallah kazanırsın" dedi. Doğru düzgün ders de çalışamamıştım ama yine de sınavı kazanamazsam bir sonraki sene deneyebileceğimi söyledi annem.


 'Aşk-ı Memnu Veda'yı ekiple izlediniz SuAda'da. Neler yaşadınız?
İçeri girdiğimde elim ayağım titriyordu, bir an önce dizi başlasın, bitsin ve gidelim istiyordum. Aralarda birbirimize sarıldık. Ben çok ağladım. Beren'in intihar sahnesinde kendimi kötü hissettim. Finaldeki 'Son' yazısı resmen çarptı beni.


KİMSEYİ ÜZMEZDİM
 Senaryo kitaba göre ilerledi. Sizin kafanızda kurguladığın bir son var mıydı dizi için?

Ben olsaydım Bihter ve Behlül'ü kaçırır, bizimkilere de hiç duyurmazdım. Sanki biri kocasını terk etmiş, diğeri de yurt dışına gitmiş gibi. Kimseyi incitmeden, etrafı yıkıp dökmeden yapardım bunu. Çünkü kimsenin üzülmesine gerek yok, hele intihara hiç! Nasıl olsa babakız bu durumu kabullenirdi.


 Dizide zaman atlaması olsa, diyelim ki üç sene... Neler olmasını istersiniz kendi adınıza?
Bir kere Nihal'in üniversiteye başlamasını, Adnan Ziyagil'in toparlanmış olmasını, özellikle Nihal'in olgunlaşmış ve oturmuş bir karaktere sahip olmasını isterdim. Açıkçası herkesi yeni bir hayata adım atmış olarak görmek iyi olurdu. Nihal'in köpeğinin adını Behlül koymasını, yani yaşadığı büyük travmayı atlatmış olmasını isterdim. Behlül de yaşananları atlatsın. Bence Bihter hata yaptı, çekip gitmeliydi.



Ünlü olmak bazen bunaltıyor


 Bir de biz soralım. Şu an birlikte olduğunuz biri var mı?
Bilmem! Bu soruda cevap vermeme hakkımı kullanıyorum.


 Size göre biriyle beraber olmanın ya da 'single' olmanın en iyi yanı nedir?
İkisi için de hâlâ kendin olmaktır. Çünkü bir ilişki yaşarken de eğer tek başına bir bireysen ve o olmadan da yaşayabiliyorsan her şey yolunda demektir.


 Genç yaşta popüler olmak sizi rahatsız ediyor mu?
Bazen "Dışarıda daha rahat dolaşabilsem" dediğim oluyor ama bunu ben seçtim. Yakınmaya hakkım yok.


ANNEM HEP YANIMDA
 Değişmemek adına önem verdiğiniz şeyler var mı?
Özel hayatımda kim olduğumu ve nerede durduğumu unutmamak benim için çok önemli. 'Aşk-ı Memnu' bitti. Bundan sonra herhangi bir projede yer almasam, bir daha kimse beni hatırlamayacak. Bir gün bir kaza geçirebilirim ve şu halimden çok farklı olabilirim. İşte o zaman kendimle kalacağım için daha ziyade buna bakıyorum. Ünlü olmayı iliklerimde hissetmiyorum.


 Fikrini aldığınız birileri var mı?
Hiç kimse tek başına güçlü değil. Bu durumda güvenebileceğim insanların yanımda olması çok önemli. Benim yanımda da annem, Gaye Sökmen ve Zerrin Ersu var. Yolun başındayım, dolayısıyla aşırı reaksiyonlarım olabiliyor. Beni dengeleyecek birileri gerekiyor.



 Yurt dışına gitme planlarınız vardı, özellikle İtalya'ya... Ama şimdi Amerika'ya gideceğinizi duyduk?
Yazın sonuna kadar oradayım. Fakat görüştüğümüz projeler olduğu için net bir şeyler söyleyemiyorum. Belki 1.5 sene Amerika'da kalabilirim.


 Yeni bir film projeniz var. 'Çalgı Çengi' Eylül'de vizyonda olacak. Nasıl bir proje?
Çok komik bir proje. İlk filmimi konuk oyuncu olarak çekmiş olmam, ayrıca çok güzel. Kaç sezondur ağlıyorum, bu sefer güleceğim.


 Başka projeler var mı?
Sürpriz diyelim.


 Tanınmanın etkisiyle özel hayatınız da didik didik edildi. Arkadaş olduğunuz isimlerle aşk yaşadığınız bile yazıldı.
Bir ara Alper (Saldıran) ile ilgili böyle şeyler yazılmıştı, o zaman çok ağlamıştım. Çünkü o benim çok yakın arkadaşım


 Gelelim en hassas olduğunuz konuya... Kilonuz yüzünden çok eleştirildiniz...
Evet, bir ara herkes kilomla ilgili kafayı bozmuştu. Ekranda, olduğumdan çok kilolu görünüyorum. Ben bile "Yok artık, bu ben olamam!" diyordum. Dışarıda görenler "Zayıfmışsın" diyorlardı. Artık kilomla ilgili şeyler duymak istemiyorum. Çünkü bu söylemlerden sonra ben de kendimi kilolu hissetmeye başladım. Bu psikolojiden yavaş yavaş sıyrıldım. Artık "Hayır, iyiyimve sadece 20 yaşındayım" diyorum. 'Aşk-ı Memnu'nun çekimlerine başladığımızda 18 yaşındaydım; dolayısıyla o dönem tam da gelişim dönemime denk geldi. Ama şimdi kilomla ve boyumla ilgili söylenenlerle sadece eğleniyorum. Bir keresinde annemle saatlerce gülmüştüm. Sözlük yazarlarından biri "Boyu o kadar kısa ki (Bence boyumun kısa olması çok iyi bir şey) benim boyum kısa olsa TV'ye çıkmaya utanırım, kız kalkmış bir de oyunculuk yapıyor" demişti.



www.sabah.com.tr

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin